Türkçe http://nehculbelaga.tripod.com
|
English http://nehculbelaga.tripod.com
|
Arabic http://nehculbelaga.tripod.com
|
7
Önemli Bir İş Veya Üzücü Bir Durumla Karşılaştığında
ve Üzüntülü Zamanlarda Okuduğu Dua
Ey (yüce Allah) ki, mihnet düğümleri seninle çözülür; ey ki, zorluklar sınırı seninle aşılır; ey ki, kurtuluş ferahlığına seninle kavuşulur! Kudretin karşısında güçlükler kolaylaşmış, lütfunla sebepler sebep oluvermiş, kudretinle kaza ve kaderin cari olmuş ve her şey iraden doğrultusunda gelip geçmiştir. Her şey, söylemene gerek kalmadan sırf meşiyetinle emir almakta, nehyine ihtiyaç duyulmadan sakınmakta. Önemli işler için çağrılan sensin; musibetlerde sığınılacak sensin; felaketleri defedecek olan sensin; sıkıntıları giderecek olan sensin. Ey Rabbim, ağırlığı altında ezildiğim felaketler üzerime çökmüş; tahammülü çok güç olan musibetler gelip çatmış bana. Bunları kudretinle bana getirmiş, saltanatınla bana yöneltmişsin. Senin getirdiğini kimse götüremez; senin yönelttiğini kimse geri çeviremez; senin kapattığını kimse açamaz; açtığını kimse kapatamaz; zorlaştırdığını kimse kolaylaştıramaz; hor ve zelil kıldığına kimse yardım edemez. O halde ey Rabbim, Muhammed ve âline salat eyle ve lütfunla kurtuluş kapısını yüzüme aç; gücünle üzüntü ve kederin üzerimdeki sultasını kır; şikâyetçi olduğum hususta bana bakışını güzelleştir; dilendiğim konuda ihsanının tatlılığını bana tattır; bana kendi katından bir rahmet ve afiyet dolu bir rahatlık ver; bana kendi indinden acil bir kurtuluş yolu belirle; beni gamlanıp kederlenmekle meşgul ederek farzlarını yerine getirmekten, sünnetini uygulamaktan alıkoyma. Ey Rabbim, artık inen belalara dayanamaz oldum; gelip çatan musibetlere katlanmaktan üzüntüyle dolup taştım. Sen, duçar olduğum sıkıntıyı gidermeye, içine düştüğüm durumu ortadan kaldırmaya kadirsin. O halde, hakketmesem de bunu bana yap; ey büyük Arşın sahibi, ey bol nimetlerin sahibi! Senin (her şeye) gücün yeter; ey merhametlilerin en merhametlisi! Âmin, ya Rabbe’l-âlemin.
|
7 One of his prayers in contemplation of an important matter or an accident which befell him or in times of distress.
O
Thou, by Whom the knots of difficulties are untied. O Thou, by Whom the
severity of hardships is diminished. O Thou, from Whom we seek deliverance
from trials and comfort in time of distress. (Through Thy) Power all things
become easy. lhrough (Thy) Favor, all causes become effective; by Whose
Authority decrees have been issued, and according to Whose Will difficult
things have moved. They obey Thy Will, though Thou didst not speak to them,
They are restrained by Thy Intention though Thou didst not give expression
to it. Thou art the one unto Whom we call out to in times of trouble. Thou
art the only refuge in distress. Nothing is removed except what Thou hast
removed. Nothing is taken away unless Thou hast taken it away. Verily, O
Lord, misfortune has befallen me, the burden of which is unbearable. That
which is unendurable has overtaken me. By Thy Might, Thou hast brought it on
me. By Thy Authority, Thou hast
directed it towards me. There is no one to ward off that which Thou hast
brought; no one to turn aside that which Thou hast directed. There is no one
to make easy what Thou hast made difficult; no one to assist him whom Thou
hast forsaken. Therefore, send blessings upon Muhammad and his descendants
and graciously open for me, O Lord, the gate of deliverance; remove from me
overpowering anxiety by Thy Might; look with favor upon the complaints I
have offered; make me taste the sweetness of Thy dealings with me concerning
those things which I have asked of Thee. Bestow Thy Mercy upon me. Grant
me pleasant relief from sorrow. Grant me, by Thy G.ace, speedy deliverance
from distress. Do not let anxiety keep me from the performance of my duties
to Thee and the observance of Thy Laws. Verily I am distressed because
of what has befallen me. (I) am full of sadness on account of having to bear
what has overtaken me. Thou hast power to remove that
in which I am involved and to avert that into which I have fallen. Therefore, grant me this
(favor) even though I do not deserve it from Thee, O Possessor of the
Magnificent Throne!
|
7
وَكانَ مِنْ دُعائِهِ عَلَيْهِ السَّلامُ إِذا عَرَضَتْ لَهُ مُهِمَّةٌ، أَوْ
نَزَلَتْ بِهِ مُلِمَّةٌ، وَعِنْدَالْكَرْبِ
يا مَنْ
تُحَلُّ بِهِ عُقَدُ الْمَكارِهِ، وَ يا مَنْ يُفْثَأُ بِهِ حَدُّ الشَّدائِدِ،
وَيا مَنْ يُلْتَمَسُ مِنْهُ الْمَخْرَجُ إِلى رَوْحِ الْفَرَجِ، ذَلَّتْ
لِقُدْرَتِكَ الصِّعابُ، وَتَسَبَّبَتْ بِلُطْفِكَ الاَْسْبابُ، وَجَرى
بِقُدْرَتِكَ الْقَضاءُ، وَمَضَتْ عَلى إِرادَتِكَ الاَْشْياءُ، فَهِىَ
بِمَشِيَّتِكَ دونَ قَوْلِكَ مُؤْتَمِرَةٌ، وَبِإِرادَتِكَ دونَ نَهْيِكَ
مُنْزَجِرَةٌ. أَنْتَ الْمَدْعُوُّ لِلْمُهِمّاتِ، وَأَنْتَ الْمَفْزَعُ فِي
الْمُلِمّاتِ، لا يَنْدَفِعُ مِنْها إِلاّ ما دَفَعْتَ، وَلايَنْكَشِفُ مِنْها
إِلاّ ماكَشَفْتَ.
وَقَدْ نَزَلَ
بي يا رَبِّ ماقَدْ تَكَأَّدَني ثِقْلُهُ، وَأَلَمَّ بي ما قَدْ بَهَظَني
حَمْلُهُ، وَ بِقُدْرَتِكَ أَوْرَدْتَهُ عَلَىَّ، وَبِسُلْطانِكَ وَجَّهْتَهُ
إِلَىَّ، فَلا مُصْدِرَ لِما أَوْرَدْتَ، وَلا صارِفَ لِما وَجَّهْتَ، وَلا
فاتِحَ لِما
أَغْلَقْتَ،
وَلا مُغْلِقَ لِما فَتَحْتَ، وَلا مُيَسِّرَ لِما عَسَّرْتَ، وَلا ناصِرَ
لِمَنْ خَذَلْتَ.
فَصَلِّ عَلى
مُحَمَّد وَآلِهِ، وَافْتَحْ لي يا رَبِّ بابَ الْفَرَجِ بِطَوْلِكَ، وَاكْسِرْ
عَنّي سُلْطانَ الْهَمِّ بِحَوْلِكَ، وَأَنِلْني حُسْنَ النَّظَرِ فيما
شَكَوْتُ، وَأَذِقْني حَلاوَةَ الصُّنْعِ فيما سَأَلْتُ، وَهَبْ لي مِنْ
لَدُنْكَ رَحْمَةً وَفَرَجاً هَنيئاً، وَاجْعَلْ لي مِنْ عِنْدِكَ مَخْرجاً
وَحِيّاً، وَلا تَشْغَلْني بِالاِْهْتِمامِ عَنْ تَعاهُدِ فُرُوضِكَ،
وَاسْتِعْمالِ سُنَّتِكَ.
فَقَدْ ضِقْتُ
لِما نَزَلَ بي يا رَبِّ ذَرْعاً، وَامْتَلاَْتُ بِحَمْلِ ما حَدَثَ عَلَىَّ
هَمّاً، وَأَنْتَ الْقادِرُ عَلى كَشْفِ ما مُنيتُ بِهِ، وَدَفْعِ ما وَقَعْتُ
فيهِ، فَافْعَلْ بي ذلِكَ وَإِنْ لَمْ أَسْتَوْجِبْهُ مِنْكَ، يا ذَا الْعَرْشِ
الْعَظيمِ.
|